RIHA - Barış Annesi Saadet Cin, üç oğlundan biri çıkan bir çatışmada yaşamını yitirirken, bir oğlu sürgünde diğer oğlu ise cezaevinde.  Saadet Cin, tüm bu acı ve baskılara rağmen “Berxwedan jiyanê” diyerek direnişi ve umudu yaşamının merkezine almayı sürdürüyor. 

 

Kürdistan’da kadınlar, nesillerdir süren inkar ve yok etme politikalarına karşı sadece sessiz bir tanık değil; aynı zamanda en ön cephede mücadele eden özne oldu. Artan baskılara karşı anneler öncülüğünde kurulan Barış Anneleri Meclisi, barış talebini sadece dile getirmekle kalmadı, onu bir örgütlü mücadele biçimine dönüştürdü. Bu onurlu direnişin simgelerinden biri olan Saadet Cin, “Berxwedan jiyanê” sloganını yalnızca bir söz değil, tüm yaşamını şekillendiren bir ilke olarak benimsedi.

 

Çocuklarından birini yitirdi biri tutsak diğeri sürgünde

 

Riha’nın Weranşar ilçesinde dünyaya gelen Saadet Cin, çok erken yaşlarda kendi emeğiyle bir şeyler kazanmayı öğrenir, ancak aradan çok bir zaman geçmeden "berdel" adı altında evlendirilir. Yapmış olduğu evlilik sonucunda 6 çocuğu olan Saadet Cin, şu sözlerle yaşam öyküsünü anlatıyor: “Oğlum Mazlum PKK’ye katıldı, katılımından 7 yıl sonra şehit düştü. Diğer oğlum Bahoz’da  2015 yılında tutuklandı ve müebbet hapis cezası aldı. Başka bir çocuğum da ataması yapılmadığı için Almanya’ya sürgüne gitti. Çocuklarımın geçimini sağlamak için yıllardır tarlalarda çalışıp, geçimimizi sağlıyoruz. Mêlêti’ye kayısı toplamaya, Ordu’ya gidip fındık toplamayla, tarla ve yevmiye işiyle çocuklarımı büyütmeye çalıştım. 2 kez karaciğerimden ameliyat oldum. Ancak yaşam mücadelemi bırakmadım.”

 

Cezaevindeki oğlunun sağlık sorunları 

 

Oğlu Bahoz Cin’in, Riha Cezaevi’nden Osmaniye T Tipi’ne sürgün edildiğini sözlerine ekleyen Saadet Cin, yolun uzun olmasından dolayı dizlerinde ağrıların oluştuğunu belirtti. Saadet Cin, tutsak olan oğlu Bahoz Cin ise için şunları söyledi: 1 ya da 2 ayda bir anca görüşüne gidebiliyorum. Geçen yıl kendilerine çok ağır işkenceler yapılmıştı. Oğlum hasta bir tane böbreği tek var ve o da gün geçtikçe kalınlaşıyor. Bu durumda her geçen gün sağlığının kötüleşmesine neden oluyor. 3 ayda 1 hastaneye götürülüyorlar ve her gidişlerinde kelepçeli muayene dayatılıyor. Onlar da kabul etmeyince tedavileri engelleniyor. Her görüşe gittiğimde bana ‘Anne Berxwedan Jiyanê’ diyor. Bu durumda bende bu söz üzerine yaşamımı şekillendiriyorum.”

 

Kimyasalla katledildi

 

PKK’ye katıldıktan 7 yıl sonra yaşamını yitiren oğlu Mazlum Cin’i anlatırken, gözyaşlarına hakim olamayan Saadet Cin, oğlunun büyük bir kahraman olduğunu belirterek, “Mazlum çok güçlü bir çocuktu. Kimse ona yanaşamazdı. Devlet oğlumu kimyasallarla katletti” sözlerini dile getirdi.