ANKARA - DEM Parti milletvekilleri Nevroz Uysal Aslan ve Özgül Saki, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde tespit ettikleri hak ihlallerini Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'na taşıdı. Mahremiyetin ihlali, keyfi disiplin cezaları ve sağlık hizmetlerine erişimdeki engellerin araştırılması talep edildi.

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri Nevroz Uysal Aslan ve Özgül Saki, 2 Mayıs 2025 tarihinde gerçekleştirdikleri Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi ziyaretinde tespit ettikleri hak ihlallerini Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'na taşıdı. Milletvekilleri, cezaevinde mahremiyetin ihlali, keyfi disiplin cezaları, sağlık hizmetlerine erişimdeki engeller ve iletişim haklarının kısıtlanması gibi ciddi sorunların bulunduğunu belirtti.

 

Banyo ve tuvalet girişlerine kamera yerleştirme girişimi

 

Milletvekilleri, koğuşlara, tutsakların özel alanlarını görecek şekilde kamera yerleştirilmeye çalışıldığını ve bu kameraların tuvalet kapısını da kapsayacak şekilde yerleştirildiğini ifade etti. Cezaevi yönetimi, kameraların güvenlik amacıyla takıldığını belirtmiş olsa da, günde iki kez habersiz ve ayrıntılı koğuş aramaları yapılmasının, kamera uygulamasının denetim amacı taşıdığına yönelik ciddi şüpheler doğurduğu vurgulandı. Bu durumun mahremiyet hakkının ihlali olduğu ve uygulamanın derhal sonlandırılması gerektiği belirtildi. 

 

Keyfi disiplin cezaları ve infaz ertelemesi

 

Ziyaret sırasında, neredeyse tüm siyasi kadın tutsaklara 2024 yılında hücre cezası verildiği ve bu cezaların infazının aylar boyunca ertelenerek, infaz süresi dolan tutsakların "iyi hâl değerlendirmesi" süreçlerinin bilinçli olarak uzatıldığı aktarıldı. Bu durumdan etkilenen hasta tutsaklardan biri olan Felek Gün'ün hepatit ve siroz hastası olduğu; ancak değerlendirme sürecindeki gecikmelerin sorumlusu olmadığına dair verdiği dilekçeye herhangi bir dönüş yapılmadığı ifade edildi.

 

Sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan sorunlar

 

Milletvekilleri, ağır hasta tutsakların tedavi süreçlerinin ertelendiğini, Adli Tıp Kurumu değerlendirmelerindeki belirsizliklerin mağduriyeti artırdığını belirtti. Tutsakların revire çıkma taleplerinin sistematik şekilde geciktirildiği ve sağlık hizmetlerine erişimin ciddi biçimde aksadığı aktarıldı. Bu durumun cezaevi sağlık sistemine dair kaygıları artırdığı ve sağlık hizmetlerindeki aksamaların bağımsız bir kurul tarafından değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi.

 

Haberleşme ve başvuru hakkının engellenmesi

 

Tutsakların, cezaevi idaresine veya dışarıya gönderdikleri mektuplar için alındı belgesi verilmediği, bazı dilekçelerinin akıbetini sorduklarında "kayboldu" cevabını aldıkları belirtildi. Tüm yazışmalara dair “alındı” belgesi sisteminin zorunlu hâle getirilmesi ve kaybolan evrakların araştırılması gerektiği vurgulandı.

 

Deprem ve afet tedbirlerinin uygulanmaması

 

Tutsaklara deprem ve afet durumlarıyla ilgili bilgilendirme kitapçığı verildiği ancak içeriğindeki önlemlerin cezaevi idaresi tarafından uygulanmadığı gözlemlendi. Ziyaret günü yaşanan yaklaşık 4,0 büyüklüğündeki deprem sırasında da herhangi bir önlem alınmadığı belirtildi.

 

Cezaevi idaresiyle iletişim kurulamaması

 

Ziyaret öncesinde cezaevi müdürüyle görüşme talebinde bulunulduğunu belirten milletvekilleri, ancak belirtilen saatte kurum müdürü "kurulda olduğu" gerekçesiyle görüşmeye katılmadığını kaydetti. Milletvekilleri, bu durumun, cezaevi yönetiminin endişeleri artırdığına işaret etti.

 

Milletvekillerinin talepleri

 

Milletvekilleri, belirtilen tüm tespitlerin dikkate alınarak, Komisyon tarafından ilgili kurumlar nezdinde gerekli inceleme ve takiplerin yapılmasını, hak ihlallerinin giderilmesine yönelik somut adımlar atılmasını talep etti.