Rabia Önver 

 

COLEMÊRG – CHP Colemêrg İl Başkanı Suzan Çakırbeyli, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” üzerine değerlendirmede bulunarak, “Bu süreç gerçekten samimiyse, biz CHP olarak elimizi taşın altına koymaya hazırız. Bunu her seferinde açıkça dile getirdik” dedi.  

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” ile başlayan süreç, ülkede siyasal ve hukuksal alanda değişim taleplerini de beraberinde getirdi. Bu kapsamda Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) heyeti, yürüttüğü temasların sonuncusunu 24 Nisan’da Adalet Bakanlığı ile gerçekleştirdi.

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Colemêrg İl Başkanı Suzan Çakırbeyli, 27 Şubat’tan bu yana devam eden süreci değerlendirerek çağrının önemine dikkat çekti.

 

‘Süreç samimiyse bizlerde katkı sunmaya hazırız’

 

Daha önce de barış süreci için bir adım atıldığını, fakat bu sürecin neticesiz kaldığını dile getiren Suzan Çakırbeyli, CHP olarak başından beri barıştan ve demokrasiden yana olduklarını söyledi. Suzan Çakırbeyli, “Silahların konuşmadığı, fikirlerin konuştuğu bir Türkiye inşa edilebilir. Kalıcı barış için kesinlikle toplumsal diyalog, adalet, eşitlik, demokrasi çok önemli. Bunlar inşa edilebilirse, neden olmasın? Genel Başkanımızın da her seferinde dile getirdiği gibi, bizler doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, bütün yurttaşlarımızın eşit haklardan yararlandığı bir Türkiye inşa etmek istiyoruz. Bu süreç samimiyse, neden olmasın? Bizler de, her seferinde dile getirdiğimiz gibi, katkı sunmaya hazırız. Her iki tarafın da neler konuştuğunu biz tam olarak bilmiyoruz. İki taraf arasında aylardır görüşmeler sürüyor. Yani bizim başından beri söylediğimiz şu: Eğer bu süreç samimiyse, sürecin konuşulacağı yer Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Oradaki görüşmelerin, bütün siyasi partilerin dahil olduğu bir zeminde gerçekleşmesi bana daha samimi geliyor” dedi.  

 

‘Meclis çatısı altında yürütülürse daha sağlıklı işlev görür’

 

Yürütülen sürecin Meclis çatısı altında gerçekleşmesinin herkes için daha samimi ve inandırıcı olacağını söyleyen Suzan Çakırbeyli, “Ana muhalefet partisinin de içinde bulunduğu; genel başkanımızın da ifade ettiği gibi Kürt demokratların, Türk demokratların ve akil insanların yer aldığı bir sürecin, Meclis çatısı altında daha sağlıklı işleyeceğini düşünüyorum. Kürt seçmeninin temsiliyeti noktasında partimizin bir grubu var. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, DEM Parti’nin öncüsü olduğu bir oluşumun daha sağlıklı olacağını düşünüyoruz. Elbette verilen mesajlar ve yapılan çağrılar bizim için çok kıymetli. Tekrar yineliyorum: Meclis çatısı altında, bütün siyasi partilerin dahil olduğu bir oluşum, sürece hem katkı sunar hem de sürecin daha sağlıklı bir şekilde sonuçlanmasını sağlar diye düşünüyorum” diye belirtti.  

 

‘Süreç samimi işlemiyor’

 

Barışı ve kardeşliği bütün partilerin istediği gibi, CHP olarak kendilerinin de bu süreçten yana olduklarını ve süreci desteklediklerini aktaran Suzan Çakırbeyli, annelerin ağlamadığı, gençlerin gelecek kaygısıyla yaşamadığı bir Türkiye istediklerini belirtti. Suzan Çakırbeyli, “Rotamız barıştan, demokrasiden, adaletten ve eşitlikten yanadır. Aslında bir siyasi parti temsilcisi olarak değil, bir seçmen olarak, bir seçmen gözünden konuşmayı tercih ediyorum. Bir taraftan bir çözüm süreci başlatıyorsunuz, ama birkaç ay önce terörle bağlantılı diye bir belediye başkanını görevden alıyorsunuz. Ardından bir çözüm süreci başlatıyor ve bu süreçte görevden aldığınız belediye başkanını heyete dahil ediyorsunuz. Bu durum, iktidarın kendisiyle ne kadar çeliştiğini gösteriyor. Sürecin, bana göre, samimi işlemediğini ortaya koyuyor” diye konuştu.

 

‘Her iki tarafın da sağlıklı adım atması lazım’

 

Kalıcı barışın sağlanmasının, toplumsal diyalogların birleştirilmesi ve tüm dinamiklerin bir arada tutulmasıyla mümkün olabileceğinin altını çizen Suzan Çakırbeyli, “İki tarafın da acıları var. Her iki taraf da bu süreçten yara aldı, acıları büyük. Hassasiyetlerin gözetildiği bir süreç olursa, Meclis çatısı altında bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak kesinlikle bu sürece katkı sunmaya hazırız. Toplumsal barışa ve demokrasiye katkı sunma yönünde DEM Parti ile nasıl görüşüldü, ne görüşüldü bilmiyorum. Maddeler nelerdir? Her iki tarafın da sağlıklı adımlar atması gerekiyor. Gördüğümüz kadarıyla DEM Parti'nin iktidardan beklediği somut bir adım var. Eğer istenen somut adım, insanları kucaklayıcı ve sürece katkı sunan bir maddeyse, tabii ki hemen iktidarın bir adım atmasını bekliyoruz. Bizler de bu yönde bir adım atılacaksa, parti olarak sürece katkı sunmaya ve destek olmaya hazırız. Adalet hepimiz için gerekli. Her yeni güne kayyım atamalarının yapıldığı, hukukun ve adaletin yerlerde süründüğü bir Türkiye ile uyanmak elbette kabul edilemez. Gençlerin fikirlerini söylerken gözaltına alındığı, özgür düşüncenin olmadığı bir ülke bizi derinden üzüyor. Buradan bir kez daha ifade ediyorum: Artık gerçekten hukukun, barışın ve demokrasinin egemen olduğu bir Türkiye inşa edilsin istiyorum” sözlerini kullandı.